1920’li yılların başında Özer ailesinin Artvin’in Hopa ilçesinden Akçakoca’ya göç etmesiyle başlayan balıkçılık serüveni, Mehmet Özer ile başladı. Mehmet Özer’in oğlu Yaşar, torunu Haydar ve torununun oğlu Adnan Özer de balıkçılık mesleğini devam ettirdi.
Ailenin 103 yıl önceye dayanan balıkçılık serüveninin 5. nesil temsilcisi Çağdaş Özer de mesleği ilkokul çağında dedesi ve babasının yanında öğrendiğini söyledi.
Yakın vakitte kız çocuğu babası olacağına değinen Özer, tüm zorluklarına karşın cet yadigarı balıkçılığı ömrü yettikçe sürdürmeye kararlı olduğunu vurguladı.
20 yıldır profesyonel balıkçılık yapan Özer, mesleğinin sarfiyatının ve risklerinin yüksek olduğunu lisana getirdi.
Özer, vakit zaman günde 20 saat çalıştıklarından bahsederek, şöyle devam etti:
“Çalıştığın 3-4 aylık periyot içinde 2 haftada bir kısa müddetliğine konuta uğrarsın, muhtaçlıklarını karşılar yeniden dönersin. Bu tutku küçüklükten beri kanımıza işlediği için ne kadar sıkıntı olursa olsun severek yapıyoruz. Olağanda bir insan bunlara katlanmaz. Sevdiğimizden uykusuzluğu, yorgunluğu görmüyoruz. Balıkçılıkla ilgili o denli bir heves ve aşk var ki karada kaldığım vakitler hastalanıyorum. Boş kalıyorum, boş kaldığım vakit da kendimi dinliyorum, bu türlü olunca da hastalanıyorum ancak denize çıktığımız vakit her şey bitiyor. Denizde güneşin doğuşuna, batışına baktığımız vakit huzur buluyoruz. Az da balık yakaladık mı aslında dünyalar bizim oluyor.” (AA)
